Merhabalar..Uzun bir süredir içerik paylaşmıyordum tabi bunda sosyal medya hesaplarının çok büyük payı var.Açıkçası onlardan geriye içerik üretecek zaman kalmıyordu desem yalan olmaz ve eminim benimle aynı durumda olan kişiler çoğunluktadır.
Sonra birden durup dedim ki "Ya songül senin bir blogun vardı bir zamanlar,bilmem hatırlar mısın ?"
İşte böylece blog olayına dönmeye karar verdim ve ilk yazım olarak da bir film değerlendirmesi(kendimce tabii ) yapmaya karar verdim.
Filmimiz geçen hafta vizyona giren Organize İşler Sazan Sarmalı....O zaman bol spoiler'lı yazıma başlıyorum...
Filmin ilkini birçoğumuz izlemiştir eminim ilkinde olduğu gibi ikincide de başrolde "İstanbul" var.O zamandan bu zamana tam 14 yıl geçmiş aradan haliyle kullanılan üçkağıtçılık yöntemleri de daha bir dijitalleşmiş görünüyor.İlk filmdeki "süpermen" karakterini canlandıran Tolga Çevik'i aradı gözlerim ikincide de fakat kadro değişmiş ve dönüşmüş.Dönüşmüş derken tabii ki Ezgi Moladan bahsediyorum yani birinci filmdeki hali ile ikideki hali ne desem kadın küllerinden doğmuş 💪💪 Filmde de kendisinin önceki haline gönderme yapmadan duramamış.İlk filmin o güzel senaryosu, havası, dokusu çok başkaydı canım ikinci olmamış derdim normalde ama hem şaşırdım 😳 hem de YANILDIM.
Yani ben ki (sen kimsin ulenn ?? demeyin) bir sinema kurduyumdur ve devam filmlerine pek bi önyargılı bakarım.Bunun nedeni de aslında (tüm film sever ve düşünürleri 😇 bilir) acaba ilk film tuttu hadi devam çekelim de aman seyirci sevdi ilkini hadi bunu da severler ne de olsa diyerek çekilen pek çoğu da hakkı verilmeden ve zorlama olmuş dedirten filmlerdir. Ama devam filmi olup da kaliteyi koruyabilmiş bir film olmuş bu. Bunun başlıca nedenlerinden birinin de tabii ki Kıvanç Tatlıtuğ'un canlandırdığı "Sarı Saruhan" karakteri olduğunu düşünüyorum.Yani bir adam kendini bu kadar farklı gösterip nasıl yapmacık olmaz! Farklı derken cidden şu ana kadar gördüğümüz karakterlerin dışında bambaşka biri olmuş hem görünüş (çekimlerde eşine attığı fotoğraftan eşi tanıyamamış ) hem de davranış olarak...Yani o adana şivesini o kadar iyi yapmasa birazcık bi emanet dursa herkes oyunculuğunu eleştirmek için fırsat bulduk diyerek saldıracak. Ama yoookk herkese (bu adam da yakışıklı diye oyuncu oldu diyenler) gösteriyor nasıl emek verdiğini, yani öyle iyi yapmış ki bi ara acaba ben "01" dizisindeki gerçekten adanalı amatör oyuncuları mı izliyorum dedim. Mafya liderliği rolünde görmemiştik belki izlemesem yakıştıramazdım da ama onu da yakıştırmış kendisine (yerli Christian Bale misin mübarek?)
Tabi Kıvanç'ı anlata anlata bitiremesem de filmin diğer yeni oyuncuları da iyilerdi özellikle Bensu Soral'ın tarzı, giyinişi, saçı falan niyeyse bana ilk filmdeki Nazlı'nın gerçekten büyümüş hali gibi göründü, bunun için ekstra uğraşıldı mı yoksa tamamen ben mi öyle benzettim bilemiyorum ama bu durum hoşuma gitti.
İlk filmdeki yeri doldurulamaz Erdal Tosun için de düşünülen ayrıntı duygulandırdı. "Yanında susabildiğimiz adamlar... " lafıyla şair tarafını konuşturdu Yılmaz Erdoğan..
Güven Kıraç ve oğlunu (sanayi tüpü 😂) canlandıran oyuncu çok güldürdü... Genel itibariyle uzun zamandır yerli bir filmde bu kadar gülüp, eğlenmemiştim çok güzel olmuş.
Hangi filme gitsem diye düşünenlere önerilir..👌
0 Yorumlar