Ya sen mühendislik dururken neden öğretmen oldun ki?

     
öğretmenlik,öğrenciler
Bu soruyla o kadar çok karşılaştım ki buna verebileceğim  yüzlerce cevabım olmasına rağmen aslında sadece "sanane...😛" deyip geçmek istediğim zamanlar oldu.Çünkü vereceğim cevaplarla hiç ilgilenmeyecekleri aşikar (dinliyor gibi yapıp aslında içinden kendi sorusunun ne kadar haklı olduğunu düşünen nato kafalar)  kişilere bir şey anlatıyor olmak öteden beri bana işkence gibi gelmiştir.İnsan olarak o kadar kötüyüz ki kendi berbat hayatımızdan daha berbat bi hayat olduğunu düşününce mutlu oluruz.Benimki de o misal olacak ki öğretmenlikten tiksine tiksine yapmaya devam eden(kendileri sevmediği için kimsenin seveceğini düşünmezler ve aynı zamanda öğrencileri de okuldan tiksindirirler) eğitimcilerimiz nedense herhangi bir meslek grubunun öğretmenliği tercih edip geldiğini görünce "Hey Allahım salağa bak.." muamelesi yaparlar.Yani eğitimi bu hale getiren etmenlerden biri olup sonra da buradaki eğitim sistemi çok kötü diye serzenişte bulunmak da nasıl bir akıl tutulmasıdır , onu zaten hiç anlamadım.
     
      Ben lisede sayısal okudum ve sonuç olarak sadece puanım yettiği en iyi bölüm(ki böyle bir şey yok , en iyiyi biz belirleriz) olmasından ötürü bilgisayar mühendisliği bölümüne girdim. Puan meselesinden dolayı girdiğim için de ne görülür ne öğrenilir hiç bir fikrim yok. Haliyle baya fransız kaldım ilk yıl fakat neyse sonraları toparladım. Yeni bir dünya öğreniyordum (yazılım dünyası) ve zamanla bu durum hoşuma gitmeye başladı.Ardından iş hayatına atılmaya baya sabırsız olduğum için ikinci sınıfta yaptığım stajdan sonra hemen iş başvurularına başladım. Okulumun konumundan dolayı iş anlamında zorlanmadım ve zaten Teknopark'ın oluşundan dolayı kısa sürede yanıt aldım.Bir süre full time çalıştım bir şirkette sonra yapamadım okulla götürmek zor geldi ve bıraktım fakat sonraki sene yine gidip çalıştım ve sonra tekrar bıraktım.(burada kendi rahatıma düşkünlüğüm ve sabahları kalkamamın büyük etkisi var) Ardından bitirmeyi yaz ,ders falan derken okul bitti mezun oldum ve yine hiç iş arama anlamında uzun zaman geçirmedim mezun olur olmaz başladım tekrar başka bir yerde başka bir şirkette ve daha iyi şartlarla. Gel zaman git zaman biraz da sosyalliğin olmayışı, bana zaman kalmaması gibi durumları da düşününce dedim ki acaba başka bi iş yapsam nasıl olur ve böylece meslek liselerinde öğretmenlik yapabileceğimi öğrendim.Daha sonra formasyon aldım özel bir üniversiteden ve hemen o yıl için de kpss'ye girip  atandım. Her şey çok hızlı gerçekleşti ve şu an öğretmenliğimin 3. yılına girmek üzereyim.
     Peki umduğumu buldum mu? Bunları bir kaç başlık altında değerlendirmem gerekirse şöyle;
⏰Zaman: Eveett tabiki de özel sektörde çalışmaya göre çok zamanınız var kendinize ayıracak ve güzel yanlarından biri bu. Yani özel sektördeki kişi haftada 40 saat çalışır, her gün işe gider artı mesaiye de kalabilir devlette öğretmenlik yapan haftanın her günü gitmez en fazla 4 gün ya da 3 gün (okula bağlı bir durum) okula gider yaklaşık 20 ila 30 saat derse girer artı teknik öğretmenler ek ders karşılığında koordinatörlük yapar(stajyer öğrencilerin denetimleri için işletmeye giderler) ve bunların tamamını toplasanız da özel sektördeki birine göre çok daha az zaman yapar.

👥İletişim:Özel sektörde beni zorlayan alanlardan biriydi bu çok çok az sosyallik vardı , fakat okulda öğrencilerle sürekli iletişim halinde olmak, ders anlatmak, onlara yeni ufuklar açmak, heveslendirmek, yetiştirmek çok çok güzel şeyler, öğretmenliğin en sevdiğim tarafı bu heralde anlatıyor olmak tam benim yapmaktan zevk alacağım bir şey.

💰Para: Açıkçası bu durum beni şaşırtmıştı ilk öğretmen olduğumda yani özelde çalışan birine göre çok çok az olduğunu düşünmüştüm (bu algılayışımda sürekli çok az para kazandıklarını söyleyen öğretmenlerin payı büyük, kızmasınlar ama iki sektörde de bulundum ve gerçeği anlatıyorum) Fakat gayet de makul bir maaş artı ek derslerle birlikte özelde çalışan ve bir iki yıllık tecrübesi olan kişilerle aynı parayı almış oluyoruz.En yakından biliyorum çünkü eşim de bilgisayar mühendisi ve özelde çalışıyor.İşin burası da aslında çok güzel maddi yönden de çok aşağı kalır bir durumda değilim ki zaten daha az çalışıyorum.
 
     Yani sorunun cevabını şöyle bir toparlarsak öğretmenliği severek ve hakkıyla yapabileceğimi düşündüğüm için meslek edindim.Hala da öğrencilerimi seviyorum zor durumlarla karşılaşmama rağmen sevmeye devam ediyorum.Bana uygun olduğunu düşündüğüm bir iş yapıyorum, bunun için kendi işimi bıraktım.Umarım öğretmenliği eğitim fakültesinden mezun oldu diye kendisinde hak gören ama öğretmenlik yapmaktan nefret eden kişiler de seveceği işler bulup öğretmenliği bırakır(Bu şekilde hem öğrencileri hem de kendilerini kurtarır ).Bu radikal kararı verecek cesareti gösterebilir👍

Yorum Gönder

0 Yorumlar